Ekonomi

 Durağan bir yılda dahi ücretli çalışan sayısının artması önemli

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal BAHÇIVAN

Türkiye’nin İkinci 500 Bü­yük Sanayi Kuruluşu ça­lışmasının 2023 yılı so­nuçlarını incelerken o dönemde ülkenin içinde bulunduğu koşul­lara da bakmakta yarar var. Ülke­deki gelişmelere bakıldığında 6 Şubat deprem felaketi ve ekono­mi politikalarındaki radikal dö­nüşümün yansımaları İSO İkin­ci 500 sonuçlarında etkili oldu. Özellikle ekonomiyi yeniden ras­yonel bir zemine çekmeye yöne­lik politikalar çerçevesinde faiz­lerin kademeli fakat güçlü bir şe­kilde yükseltilmesi doğal olarak sanayinin finansman ve faaliyet koşullarına yansıdı.

Finansal dalgalanmalara karşı daha hassaslar

İSO İkinci 500 kuruluşlarının 2023 performansına bakıldığın­da, dünyada yüksek jeopolitik gerilimler, artan kutuplaşma ve sıkı para politikaları gibi küre­sel büyümeyi baskılayan bir di­zi gelişmenin işletmeleri etkile­diğini gözlemledik. Örneğin İSO İkinci 500’ün üretimden satışla­rı 2023’te ivme kaybederek enf­lasyonun altında bir büyüme kay­dederken, bu şirketlerin ihracatı­nın da bir önceki yıla göre yüzde 6,5 daralması dikkat çekti. Öte yandan, sanayi istihdamının nis­peten durağan seyrettiği bir yıl­da İSO İkinci 500’ün ücretli çalı­şan sayısındaki yüzde 9,1’lik artış dikkat çekici ve takdire değerdir.

İSO İkinci 500’ün, İSO 500’le kıyaslandığında daha çok küçük ve orta ölçekli firmaları içerme­si bakımından finansal koşullar­daki dalgalanmalara karşı daha hassas olduğunu söylemek müm­kün. Nitekim finansman giderle­ri, kambiyo zararları ve ödenen faizlerin net katma değerdeki pa­yı gibi veriler, 2023’ün ikinci ya­rısına başlayan ekonomideki po­litika değişiminin ilk yansıma­larını sunuyor. Şirketler faaliyet karlılığını büyük oranda korusa da artan finansman maliyetleri ve kambiyo zararlarının dönem karlılığını zayıflattığı görülüyor.

İhracat payı 0,4 azaldı

2023’te zayıflayan küresel bü­yüme dinamiklerine rağmen Türkiye’nin ihracatı binde 5 arta­rak 255,4 milyar dolara yükseldi. Bu dönemde Türkiye’nin sana­yi ihracatı binde 2 düşüşle 245,6 milyar dolara geriledi. İSO İkinci 500’ün ihracatı ise yüzde 6,5 dü­şüşle 15 milyar dolar oldu. Tür­kiye geneli ve İSO 500’ün altında bir performansa işaret eden bu durum, nispeten daha küçük ve orta ölçekli kuruluşların dış pa­zarlara açılma ve rekabet gücü­nü koruma anlamında önemli öl­çüde zorlandığını gösterdi. İSO İkinci 500’ün Türkiye sanayi ih­racatı içindeki payı 0,4 puan aza­larak yüzde 6,1’e geriledi.

Ar-Ge harcamaları maalesef son üç yıldır patinaj yapıyor

İSO 500’de de her yıl dikkatle takip ettiğimiz Ar-Ge ve tekno­loji faaliyetlerine ilişkin göster­gelerin İSO İkinci 500’deki gö­rünümüne baktığımızda 2023’te İSO İkinci 500’ün teknoloji yo­ğunluklarına göre katma değer dağılımı kısmi bir iyileşme sin­yali verse de ulaşılan noktanın tıpkı İSO 500’de olduğu gibi tat­min edici olmadığı açık. Özellik­le üretimden satışlara oranla Ar- Ge harcamalarının son üç yıldır patinaj yapmasını, dijitalleşme ve yeşil dönüşümün küresel re­kabete damga vuracağı bir gele­cek açısından üzerinde durul­maya değer görüyoruz.

Araştırmaya göre, finansman giderleri sanayi kuruluşlarının karlılıklarında temel belirleyi­cilerden biri olmayı 2023 yılında da sürdürdü. İSO İkinci 500’ün finansman giderleri yüzde 103,1 artarak 65,6 milyar liraya yük­seldi. Aynı yılda faaliyet karı yüzde 44,9 artışla 145,5 milyar liraya çıktı. Böylece finansman giderlerinin faaliyet karına ora­nı 12,9 puan artışla yüzde 45,1’e yükseldi.

Karın yarısı maalesef finansman giderine gitti

Son 12 yıllık ortalamanın yüz­de 44 olduğu düşünüldüğünde, yıllardan beri hep işaret edildi­ği gibi sanayici elde ettiği karın yarısına yakınını finansman gi­derlerine ayırmak gerçeğinden kurtulamadı. Firmaların var­lık ve kaynak yapısındaki geliş­meler incelendiğinde, 20 yıl ara­dan sonra hayata giren enflasyon muhasebesi uygulamasının İSO İkinci 500’ün bilanço büyüklük­lerini önemli ölçüde etkilediği görüldü.

Enflasyon düzeltmesi sonra­sı verilerle İSO İkinci 500’ün ak­tif toplamı yüzde 110,4 artarak 1,4 trilyon liraya ulaştı. Bu artı­şın 343 milyar liralık kısmı enf­lasyon düzeltmesinden kaynak­landı. Duran varlıklar yüzde 181,6 artarak 668 milyar liraya çıkar­ken, dönen varlıklardaki artış yüzde 70,1 ile daha sınırlı gerçek­leşti.

Pasif tarafta ise öz kaynaklar 2023’te enflasyon düzeltmesi sonrası verilerle yüzde 152,1 ar­tarak 740 milyar liraya yaklaştı. Bu kalemde enflasyon düzeltme­sinin etkisi 339 milyar lira oldu. Düzeltme sonrası verilerle top­lam borçlar yüzde 76,7 artarak 641 milyar liraya çıkarken, dü­zeltmenin etkisi 4 milyar lirayla sınırlı kaldı.

İç ve dış dinamiklerin etkisinde bir yıl yaşandı

Borç/öz kaynak ilişkisi tablo­suna bakıldığında, enflas­yon düzeltmesinin etkisiyle İSO İkinci 500’ün kaynak ya­pısında öz kaynaklar lehine önemli bir gelişme sağlandı. 2022’de yüzde 44,7 olan öz kaynak payı, 2023’te enflas­yon düzeltmesi yapılmama­sı halinde yüzde 38,6’ya dü­şecekken, düzeltme sonrası yüzde 53,6’ya yükseldi. Enf­lasyon düzeltmesi, İSO İkinci 500’ün bilançosunda öz kay­nak payını 15 puan artırarak toplam borçların üzerine çı­kardı.

İSO İkinci 500’ün per­formansını değerlendirirken 2023’ün iç ve dış dinamikler açısından rahat bir yıl olmadı­ğını, ülkenin ekonomi politi­kalarında kritik bir sürece gi­rerken sanayi kuruluşlarının yeni zorluklarla karşılaştığını ve önemli bir sınav verdiğini unutmamak gerekiyor. Yine de sonuçlar, sanayicimizin en zor faaliyet koşullarında dahi ülkemize karşı olan sorum­luluklarını fedakarca yerine getirdiklerini ortaya koymak­tadır. Yaşanan tüm zorluklara rağmen, yatırımlarıyla eko­nomik büyümemize, ihracatı­mıza ve istihdama katkılarını sürdürmektedir.

taskenthaber.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

-
Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort